Ertuğrul Akben

0 %
Ertuğrul Akben
Yapay Zeka & Sistem Stratejisti | Yatırımcı | Dijital Medya ve Marka Danışmanı
  • Yurt Dışı Ofisleri
    UK, ABD
  • Bölge Ofisi
    Antalya
  • Merkez
    İstanbul
  • Atölye
    Kahramanmaraş
Ana Şirketler
  • AĞABEYOĞLU GRUP A.Ş.
  • EAGM GROUP LTD.
  • TECH AI CORE LLC.
Sektörler
  • MEDYA
  • YAZILIM
  • SMM
  • İNŞAAT
  • TURİZM
  • SANAYİ
  • KOZMETİK
  • GIDA

Yapay Zeka Gibi mi Konuşuyoruz? ChatGPT Dilimizi Nasıl Değiştiriyor?

13 Kasım 2025

Yapay Zeka Gibi mi Konuşuyoruz? ChatGPT Gündelik Dilimizi Nasıl Ele Geçiriyor?

İşin gerçeği şu: Teknoloji artık sadece kullandığımız bir araç değil, düşünme biçimimizi, hatta kelimelerimizi şekillendiren bir ortak. Son zamanlarda hem kendi çevremde hem de iş dünyasında dikkatimi çeken bir tuhaflık vardı. Toplantılardaki, sunumlardaki dil, sanki bir yapay zeka metninden fırlamış gibiydi. Meğer bu sadece benim kuruntum değilmiş.

Florida State University’nin yayımladığı yeni bir araştırma, bu gözlemimi net rakamlarla doğruladı. Evet, hepimiz yavaş yavaş birer ChatGPT yankısına dönüşüyoruz. Bir sistem stratejisti olarak bu konuyu sadece dilbilimsel bir merak olarak görmüyorum. Bu, teknoloji-insan etkileşiminin geldiği kritik eşiği gösteren, acilen okunması gereken bir sinyal.

Kanıt Nerede? Üniversite Araştırması Ne Diyor?

Lafı dolandırmayalım, doğrudan kaynağa gidelim. Bryce Anderson, Riley Galpin ve Tom S. Juzek’in yürüttüğü “Model Uyumsuzluğu ve Dil Değişimi” başlıklı çalışma [1], bu konudaki ilk somut verileri masaya koyuyor. Adamlar ne yapmış? 22.1 milyon kelimelik devasa bir podcast veritabanını (yani tamamen doğal, filtresiz konuşmaları) almış ve ChatGPT’nin çıktığı 2022 sonrasını, öncesiyle kıyaslamış.

Sonuç tam beklediğim gibi: Yapay zekanın o “kurumsal” ve “analitik” diline has kelimeler, bizim gündelik konuşmalarımıza sızmış.

“Bulgularımız, 2022 sonrası bu kelimelerin kullanımında ılımlı ancak oldukça anlamlı bir artış olduğunu gösteriyor ve bu da insan kelime tercihleri ile LLM ilişkili kalıplar arasında bir yakınsamaya işaret ediyor.”

— Anderson, B., Galpin, R., & Juzek, T. S. (2025)

Yani evet, yapay zeka sadece e-postalarımızı yazmıyor, artık kelime seçimlerimizi de dikte ediyor.

Hangi Kelimeler Dilimize Sızdı? İşte Rakamlar

Araştırmanın en can alıcı kısmı, kelimelerdeki değişim oranları. Bazı kelimelerin popülerliği resmen patlamış. Aşağıdaki tablo, durumu net bir şekilde özetliyor. Ben de stratejist şapkamla bu kelimelerin neden arttığına dair kendi yorumumu ekledim.

Kelime Değişim Oranı (%) Stratejist Yorumu
surpass (aşmak, geçmek) +140.79% AI’ın yeteneklerini abartılı bir dille anlatma eğilimi. Her şey bir önceki versiyonu “aşıyor”. Pazarlama dili konuşmaya sızmış.
boast (övünmek) +140.14% Bir ürün veya projenin özelliklerini sıralarken kullanılan, biraz da kibirli bir ifade. ChatGPT’nin standart metinlerinde sıkça var.
strategically (stratejik olarak) +87.93% Her adımı planlı gösterme çabası. Basit bir kararı bile “stratejik” olarak sunmak, iş dünyası jargonu. AI bunu çok seviyor.
align (hizalamak) +36.59% “Vizyonla hizalanmak”, “hedeflerle hizalanmak”… Kurumsal dilin en sevdiği fiillerden. Artık herkes herkesle bir şeyleri hizalıyor.
significant (önemli, anlamlı) +17.35% Veri sunarken kullanılan, “büyük” veya “çok” demekten daha havalı duran bir kelime. Analitik ve ölçülü bir ton katıyor.

İşin ilginci, “realm” (alan), “crucial” (hayati) gibi daha dramatik kelimelerin kullanımı ise düşüyor. Dilimiz daha analitik, daha ölçülü ve evet, daha az insani bir hale geliyor.

Stratejist Gözüyle: Bu Değişim Neden Felaket veya Fırsat Olabilir?

Bu konuyu “birkaç kelime değişmiş, ne olacak?” diye geçiştiremeyiz. Bir stratejist olarak benim için bu durumun üç kritik anlamı var:

1. Düşünce Standardizasyonu ve Yaratıcılığın Ölümü: Eğer hepimiz aynı yapay zeka modellerini kullanır ve onların dilini benimsersek, yakında hepimiz aynı şekilde düşünmeye başlarız. Farklı bakış açıları, aykırı fikirler, özgün ifadeler kaybolur. Bu, inovasyon için bir felakettir. Herkesin “stratejik olarak hizalandığı” bir dünyada kimse çığır açan (groundbreaking) bir iş yapamaz.

2. Model Uyumsuzluğu ve Gizli Manipülasyon: Araştırmanın da işaret ettiği gibi, bu durum “model uyumsuzluğu”nun bir sonucu. Yani, yapay zekayı eğitenlerin dünya görüşü ve dil kalıpları, milyarlarca insanı farkında olmadan etkiliyor. Bu, tarihin en büyük sosyal mühendislik deneylerinden biri olabilir. Ve direksiyon Silikon Vadisi’ndeki bir avuç mühendisin elinde.

3. İletişimde Verimlilik mi, Ruhsuzluk mu?: Madalyonun diğer yüzü de var. Bu standartlaşma, küresel iş dünyasında iletişimi daha verimli hale getirebilir. Herkesin aynı jargonu konuşması, yanlış anlaşılmaları azaltabilir. Ancak bu verimliliğin bedeli, iletişimin ruhunu, duygusunu ve samimiyetini kaybetmek mi olacak? Bir makine gibi verimli ama ruhsuz iletişim kurmak gerçekten bir ilerleme mi?

Sonuç: Direksiyon Kimde? Biz mi, AI mı?

Sonuç şu: Kullandığımız teknoloji, bizi bizden daha iyi tanıyor ve bizi yavaş yavaş kendine benzetiyor. Dilimize sızan bu kelimeler, buzdağının sadece görünen kısmı. Asıl tehlike, düşünce kalıplarımızın, karar mekanizmalarımızın ve hatta etik değerlerimizin bu standartlaşmadan etkilenmesi.

Eğer bu gidişata bir dur demezsek, özgün ve insani iletişim yeteneğimizi kaybetme riskiyle karşı karşıyayız. Çözüm, yapay zekayı reddetmek değil, onu daha bilinçli kullanmak. Kendi sesimizi, kendi kelimelerimizi ve en önemlisi kendi düşüncelerimizi korumak zorundayız.

Aksi takdirde, bir sonraki toplantıda hepimiz birbirine “stratejik olarak hizalanmış” cevaplar veren, ruhsuz birer ChatGPT yankısına dönüşeceğiz. Ve bu, hiçbirimizin istemeyeceği bir gelecek.


Kaynakça

[1] Anderson, B., Galpin, R., & Juzek, T. S. (2025). Model Misalignment and Language Change: Traces of AI-Associated Language in Unscripted Spoken English. Proceedings of the AAAI/ACM Conference on AI, Ethics, and Society, 8(1), 179-191. https://doi.org/10.1609/aies.v8i1.36540

Posted in Genel, Dijital Pazarlama, Güncel Haberler, Sosyal Medya, Teknoloji, Yapay ZekaTags: